Bir temmuz gecesiydi. Gökyüzü olabildiğince karanlıktı. Bitkindim yılmıştım kendimce hayata dair isyanlarım vardı. Belki de bir bakıma günah çıkarmaya çalışıyordum. Sorular yöneltiyordum zihnime a’dan z’ye tüm kafamı kurcalayan soruları soruyordum. Cevapsız kalıyordu suallerim. Ellerim yavaş yavaş titremeye başlıyordu, gözlerim ise çoktan buğulanmıştı. Oysa daha düne kadar ne kadar çok mutluydum. Gülmeyi becerebiliyordum hiç değilse.
Şimdi zorlasam da kendimi yapamıyorum olmuyor beceremiyorum.

Karmakarışık duygular içerisindeyken ben bir yıldız kayıyor gökyüzünde. Daha da hüzün bulutu kaplıyor etrafımı. Git gide tükeniyorum. Belki kayan bir yıldız gençliğimin sembolü oluyor. Her şeyi o yıldız en yalın bir biçimde ifade ediyor. Benim kendimle yüzleşmemi sağlıyor.
Belki de ben o yıldızla avunuyorum yıldız sebebim oluyor.
Bilinmez, bilinemez…

Zihnimi kurcalayan yanıtsız sualler çemberi git gide daralıyordu. Vazgeçmiştim yanıtlamaktan. Deyim yerindeyse oluruna bırakmıştım her şeyi. Aniden kafamda uğultu ve titreme hakim olmaya başladı. Anlam veremedim neyin sebep olduğuna. Her şey daha da anlamsızlaşmaya başladı. Sanki biri bana gel diyordu. Sen sadece burada kaybetmiş benliğini bulursun diyordu. Koşmaya başladım nereye gittiğimi dahi bilmeden yağmurlu bir temmuz gecesinde.

Gökyüzü yavaş yavaş aydınlanmaya başlarken sonunda kendimi bir uçurumun kıyısında buldum. Aşağıda masmavi bir deniz vardı. Burası neresi neredeyim ben diye kendime sorular yöneltirken birden ayağım kaydı. Yuvarlanıyordum ne kadar kurtulmak için çaba sarf etsem de durduramıyordum kendimi.

Gözlerimi açtığımda kendimi soğuk sularda buldum. Çırpınıyordum kendimce direnmeye çalışıyordum ölüme. Tüm çabalarım yanıtsız kalıyordu. Vazgeçmiştim yaşamaktan artık ne olacaksa olsun diyordum kendi kendime. Neticede sonsuzluğa gidiyordum.

Zihnim uyuşmaya başlamıştı. Kendimden geçmiştim. Gel zaman git zaman kendime geldiğimde bir sahil kıyısındaydım. Deniz perileri sanırım yardım etmişti bana. Ölümü bana kendilerince yakıştıramamışlardı belki de.
Oysa ben o soğuk sularda vazgeçmiştim her şeyden.
Oysa ben zihnimdeki tüm cevapsız suallerimi ardımda bırakarak yitip gidecektim.

Neden kurtardınız beni deniz perileri?
Neden, neden, neden?..


2008